Ad Code

Responsive Advertisement

BİLİNMEYEN YER B:3

 


Sırt çantasını hazırladıktan sonra kapıyı kilitleyip kömürlüğe indi. Bütün aletleri orada duruyordu. Yanına almak istediklerini kenara ayırdı. Kafasını kömürlüğün penceresinden çıkarıp “Fuat” diye seslendi. Sesin nereden geldiğini bir müddet anlamayan Fuat sonunda pencereye baktı. Koray eliyle “gel gel” diye çağırdı. Fuat hızlıca kömürlüğe girdi. “Bunları taşımama yardım et” dedi Koray yerdeki kazma ve kürekleri göstererek. Kucakladıkları aletleri arabanın bagajına yerleştirdiler. Derin bir soluk aldıktan sonra arabaya binip yola koyuldular. İkisi de konuşmuyordu. Fuat bu sessizlikten sıkılmış olacak ki radyoyu açtı. Sanki şarkı da gevşetmemişti onları. Radyonun sesini biraz kısıp “Koray ağabey” dedi Fuat. Uykundan uyanmış gibi dalgın bakışlarla ağır ağır kafasını çevirdi Koray. “Ne oldu?” diye sordu.

-“Ağabey gidiyoruz ama başımıza bir şey gelmesin?”

-“Bilemiyorum. Umarım gelmez.”

-“Amcanız daha önce hiç bahsetmedi mi bu haritadan veya bu yerden?”

-“ Öyle şeyler anlattığını hiç hatırlamıyorum Fuat.”

-“Peki.” dedi Fuat. Anlaşılan Koray ağabey konuşmak istemiyor diye geçirdi içinden. Halbuki aklında bu sorulardan çok daha fazlası vardı. Bu sessizlikle bunca yol nasıl geçer ki dedi kendi kendine. Neyse radyodaki şarkılardan keyif almayı deneyecekti.

Yorum Gönder

0 Yorumlar

Ad Code

Responsive Advertisement